15 Nisan 2012 Pazar

Bir bayanın vazgeçemediği tek tutkusu giyemediği ayakkabılardır!

Dişi milleti enteresan yaratıklardır. Maalesef bende dahil olmak üzere vazgeçemeyeceğimiz tek şey ayakkabı manyaklığımız. Ay ondan yoktu ,ayy bunun topukları süper, aaaaa bu renk yoktu ,aaa şöle ,aaaa böle sonu hüsran giyemediğimiz bir sürüüüü(sürü değil artık sürüüü oluyor :) ) ayakkabılar.
Resmen bir hastalık ayakkabı almak. Uzmanlar kadınların neden bu kadar ayakkabı aldıklarını araştırmış iste hazin sonucu;




1965-1986 yılları arasında Filipinler'i öttürmüş, eski diktatör Ferdinand Marcos'un muhterem hanımı olan Imelda Marcos'un adıyla bilinen bir hastalıktır.

Bu zat-ı şahane bilindiği kadarıyla 4000 çift ayakkabıya sahipti ve bu ayakkabıların temini için gerekli finansman, biricik kocası Ferdinand Marcos tarafından, hazineden sağlanıyordu. Öyle ki ayakkabı masrafları için hazinenin % 30'u bu hatuna ayrılmıştı. (Bolluğa bak be.)

Kadınlardaki kocaları batırma dürtüsünün, psikolojik terminolojide vücut bulmuş hali olan bu hastalığa göre, kişi hangi ahval ve şerait içerisinde olursa olsun, ayakkabıyı almak zorundadır. Ayakkabı almak bir bağımlılık olup, ayakkabı alındığında bu yoksunluk giderilecek, kişi Nirvana dolaylarında seyyah konumuna yükselecektir.

Peki kadın denilen bu özel canlı türünün, her türlü nesneyi doymak bilmeyen bir iştahla satın alma isteğinden farkı nedir diye sorarsanız... Henüz verilecek bir cevabı yok. Bazen sadece ayakkabı almakla sınırlı kalsa da bu hastalık, bazen de kullanmadığı halde satın alma dürtüsünün her nesne için geçerli olan formunu da kapsar.






       Her neyse biz konumuza dönersek bu sene süper yazlık ve abiye modellerle bayanların başını döndüren acayip ayakkabı serilerini görücez.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder